Merhaba
Bugün burada bir mekan ile ilgili küçük notlar paylaşacağım sizinle. Hani yediğin içtiğin senin olsun gördüklerini anlat derler ya; Ben Cafe Cadde için bunların hepsini anlatacağım, üzerine bir de hissettiklerimi.
25 yıl önce açılan bu mekana ben 10 yıl önce gitmiştim aslında. Mekan daveti alınca araştırdığımda fark ettim. Mekan davetlerini normalde çok fazla değerlendirmem istisna bir durum yoksa, yani gitmem ama araştırdığımda 10 yıl önceki ile aynı mı diye merak edip gittim. Tak başıma değildim tabii gazeteci arkadaşım Funda Erkoç ve kız kardeşim ile birlikte gittik. Onların gözlemleri benim için önemli. Kahvaltı saati bizim için en uygun olanıydı, o sebeple öğleden önce oradaydık.
Genel olarak; temizlik sunum alaka gibi hassas konularda oldukça hoşuma gitti orada gördüklerim, yaşadıklarım. Ama bazı detaylar çok daha fazla ilgimi çekti. Onlara geçelim...
İlk sorduklarımdan biri masalarda kalan yiyeceklerin ne yapıldığı konusu oldu. Çünkü yakın zamanda bir mekanda masada kalanların sonraki müşterilere verildiğini duymuştum, çok kötü değil mi? Mekanın arkasında bir bölüm varmış ve orada baktıkları patili dostlarımıza gidiyormuş kalan yiyecekler, tatlı olanlar hariç. Biliyorsunuz tatlı yemek onların özellikle gözleri olmak üzere bedenlerine ciddi zarar veriyor.
Dikkatimi çeken başka güzel detay, kahvaltıda sunulan el yapımı reçellerin minik kavanozlarda sunulması oldu. Reçellerin fotoğrafını da şuraya ekleyeyim, Funda'nın elinde çekmiştim.
Cafe Cadde'de en sevdiğim ise personelin işini biliyor olması. Benzer mekanlarda en dikkat ettiğim bu çünkü. Bazı çalışanlar insanın orada rahat olmasını engelliyor. Mesela "bir çay daha alabilir miyim?" demeye çekindiğim yerler olmuştur. Sanki hayrına hizmet ediyor gibi davrananlarla karşılaşmışımdır. Oysa burada menüyü bırakırken bile elimize, masanın herhangi bir yerine değil de düz bir şekilde özenle bırakmaları bile ilgimi çekti ki mekan oldukça kalabalıktı. Buna rağmen her müşteri ile 'tek müşteri' gibi ilgilendiler.
Bu arada Cafe Cadde 'Mükemmellik Sertifikası' olan bir mekan, ayrıca Hürriyet'in en iyi 10 değerlendirmesinde Bağdat Caddesi'nin en iyi mekanı seçilmiş.
Biraz da Cafe Cadde'de başka neler var onlardan bahsedeyim. Dediğim gibi biz kahvaltı saatlerinde oradaydık ama sizler için inceleme yaptım. Kahvaltıda aklınıza gelebilecek her şey mevcut, taleplerinize göre de hazırlayabiliyorlar. Makarna, ekmek, simit, tatlı, dondurma gibi yiyecekler kendi mutfaklarında yapılıyor burası önemli. İthal şarabı da oldukça övülüyor bilginize. Günün her saatine uygun atıştırmalık veya doyumluk yiyecek ve içecek bulmak mümkün. Adını unuttuğum ama krem karamel tadında şu muhteşem üçlü tatlısını tavsiye ederim mesela. Diğer tatlı çeşitleri ile paylaşayım, dursun burada.
Cafe Cadde'nin bir de daimi müşterileri için yapmış olduğu bir kampanya var; Ödül Programı adındaki bu organizasyonun işleyişi şu şekilde: Her 100 TL'lik harcamaya 1000 Cafe Cadde puanı hediye ediliyor. 2600 puana Cumartesi, 3800 puana Pazar açık büfe kahvaltısı bedavaya geliyor. Dönemsel kampanyalar ve özel ayrıcalıklardan haberdar olmak için Instagram'da @CafeCadde_Official hesabından takip edebilirsiniz.
Güncel avantajları öğrenmek için #PuanınaSahipÇık ve #CafeCaddeÖdülProgramı etiketlerini kullanabilirsiniz.
Cafe Cadde fiyatlarına geçelim. Konum, hizmet ve lezzet ile birlikte değerlendirildiğinde gayet makul fiyatları var. Alttaki fotoğrafa bakın mesela...
Yediğimi içtiğimi, gördüğümü hissettiğimi anlattım size. Eğer uğrarsanız kulaklarımı çınlatırsınız.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
bir İstanbul ziyaretimizde aklımızda bulunsun ...teşekkürler...
YanıtlaSilReçel kavanozları da çok güzelmiş.. Mekan huzur verici bir yapıya sahip. Artıkları miniklere vermelere, onlara bakmaları da naif bir düşünce..
YanıtlaSilGüzel bir mekana benziyor
YanıtlaSil